top of page

Kitap Yorumu | Hayatın Kıyısında

  • Bayan Asalet
  • 15 Şub 2017
  • 2 dakikada okunur

Orijinal Adı: All The Bright Places

Türkçe: Hayatın Kıyısında

Yazarı: Jennifer Niven

Yayınevi: Pegasus Yayınları

Sayfa Sayısı: 384

ARKA KAPAK YAZISI

Yaşamayı, ölmek isteyen bir çocuktan öğrenen bir kızın hikâyesi…

Ölümü büyüleyici bulan Theodore Finch sık sık kendini öldürebileceği yöntemler düşünür ancak her seferinde, küçücük bir güzellik bile ona engel olur.

Violet Markey ise yaşadığı kasabadan ve ablasının ölümünün yarattığı dayanılmaz acıdan kaçmak için mezuniyetine kalan günleri sayarak geleceği dört gözle beklemektedir.

Finch ve Violet okullarındaki çan kulesinin tepesinde karşılaştıklarında kimin kimi kurtardığı belirsizdir. Bu tuhaf ikili, bir proje ödevinde eşleştiklerinde yol onları nereye götürürse; tıpkı hayat gibi büyük, küçük, tuhaf, güzel, çirkin, şaşırtıcı yerlere giderler. Kısa süre sonra, Finch yalnızca Violet’layken kendi olabildiğini; tuhaf, eğlenceli, hayatı doyasıya yaşayabilen ve ucubelikten uzak bir gence dönüştüğünü keşfeder. Violet da yalnızca Finch’leyken günlerin hesabını tutmadan yaşayabilmektedir. Ancak Violet’ın dünyası büyürken Finch’inki küçülmektedir…

Kitap, Violet ve Finch'in aynı amaç uğruna çıktıkları Çan Kulesinde karşılaşmaları ve Finch'in Violet'i kurtarmasıyla başlıyor. Ve Finch'in Violet'i hayata bağlayıp ona yaşamın güzelliklerini göstermesini konu alıyor.

Yazar teşekkür kısmında kitabının zorlu, sert, üzücü ama aynı zamanda eğlenceli olmasını istediğini belirtmiş. Ve bende bunu kesinlikle başardığını söylemekten gurur duyuyorum.

Finch her ne kadar kendi içerisinde karamsar ve intihar düşünceleriyle dolu olsada dışa dönük davranışlarındaki umursamazlıkları ve çılgınlıklarıyla oldukça eğlenceli ve herkesin kendinden bir parça bulabileceği çok yönlü bir karakterdi. Eh bu da kitabı oldukça eğlenceli kılan bir etkendi. Ne var ki kitabın başından itibaren Violet'ı sevemedim. Özellikle de Ryan'a karşı tavırlarında, onu sevmediği ve aralarında bir şey olabileceğine inanmadığı halde çocuğa umut verdiği zamanlarda gerçekten çok sinirlendim.

Sonunu, kitabı bitirdikten sonra yorumlarını okuduğum diğer herkes gibi bende tahmin edebiliyordum. Bunda yazarın oradan buradan bir şeyler çıtlatması ve kitabı almadan önce okuduğum bazı yorumların etkisi oldukça büyük. Bu sebeple de kitaba başladığım andan son ana kadar kalbimde bir sızı, boğazımda geçmek bilmez bir düğüm vardı. Her an ağlamaya hazırdım ve zaten son sayfalarda göz yaşlarım dinmedi diyebilirim.

ANCAK. Evet burada koskocaman bir ancak var. Çünkü o son beni çok sinirlendirdi. Kesinlikle olanlara kızmıyorum. Benim sorunum yazılışındaki eksiklikler. Evet Finch'in sonlara doğru yaptığı o malum şeyin sebeplerini azıcık da olsa görebiliyorduk kitapta fakat o acının ve dışlanmaşlığın derinlerine inilmeliydi bence. Son ana kadar Finch'in yaptığı şey için bir açıklama, bir neden aradım. Daha elle tutulur bir şeyler bekledim. Açıkçası, okuduklarım Finch'in psikolojik problemleri olduğuyla ilgili bir sonuç çıkarmamı sağladı.

Aslında bakarsak Delibal tarzı bir şeyler bekliyordum zira kitapta babasının psikolojik sorunlarından ve Bipolar Bozukluktan bahsediliyor. Ayrıca Finch ani duygu değişiklikleri ve beklenmedik hareketleri olan bir çocuk. Bu sebeple de yazarın ruhsal problemler vesaire okura ufak ufak ipuçları verdiğini düşündüm, son anda da bir bomba patlatmasını bekledim.

Ancak sonuç tam bir hayal kırıklığıydı. Son ana kadar neden neden diye sorup durdum ve yazarın bu olayı son sayfalarda beni şoka uğratacak bir sebeple açıklayacağını düşündüm ama yok. O güzelim kitaba hiç yakışmayan bir sondu. Çok çok daha özel ve anlamlı, kalp acıtan bir şeyler isterdim. Kitabın son elli sayfası beni hiçbir şekilde tatmin etmedi.

Onun dışında klişelikten tamamen uzak, eğlenceli, çılgın, romantik ve aynı zamanda hüzünlü bir kitap sizi bekliyor diyebilirim!

BENİM BU KİTABA PUANIM: 3/5

 
 
 

Commenti


Mail listemize katılın

© 2023 by The Mountain Man. Proudly created with Wix.com

bottom of page